23 Temmuz 2011 Cumartesi

İlk Görüşte Aşk'a İnanır Mısın..?

Ormandaydık. Samarayı göremiyordum ama hissediyordum. Ve gözümdeki buğulanma gitti. Samaranın elinde bir mektup vardı. Ormandan ses yükselmeye başladı.

Aşkı sadece bir saat hissedeceksem, bana verilen sadece bu olsaydı, Dünya üzerindeki o bir saatlik aşkı da sana verirdim. İmza: Zorro

Hayır..dedim kendi kendime...Samara yıkılmış görünüyordu. Birden gök gürledi ve Zorro göründü. Alışveriş merkezinde bekliyordu yanına bir kız geldi ve mektup uzattı. Konuştular. Samara izlerken çok sinirleniyordu.
-"Böyle yapma Samara..!"dedim
-"Onlar yapıyor.! Kessinler!"diye bağırdı Samara. Gözleri dolmuştu.Yürümeye başladım Samarada peşimden geliyordu. Ormanın diğer kısmı bembeyaz karla kaplıydı. Ama hiç şaşırmamıştık. Yürümeye devam ettik. Birden durdum
-"Yoluna devam etmelisin Samara..!"dedim
-Öyle yapıyorum zaten.."dedi yürümeye devam ettik. Laleli bir yoldan gidiyorduk.Küçük incecik bir adaya dönüştü bir kısmı geceyi diğer kısmı gündüzü yaşıyordu. Ortada ise şelale vardı.
-"Zorronun peşini bırak.."dedim
-"Ne.?!"dedi şaşkınlıkla
-"Gerçek aşk hep böyledir..."dedim
-"Sus.!"diye bağırdı.
-"Ayrıldınız. Rüyalarımıza bak gerçekle alakası yok."dedim
-"Sus.! Sus artık sus.!!!"diye bağırmaya başladı. Yere çöktü. Şelalenin arasından Justin süzüldü.
-"Samara yapma böyle..."dedim yanına giderek onu kaldırmaya çalıştım. Justinde yardım etti
-"En iyisi uyanmanız... Yarın otelde bekliyorum. Otelimin ismi Porto Belle... Numara 788"dedi Justin.
-"Sus!!"diye bağırdı.
-"Gidelim Biblo.."dedi Justin
-"Onu bırakmam.."dedim ve Samarayı kaldırmaya çalıştım. Ağlıyordu. Gözünden mavi yaşlar akıyordu. Uyandım birden. Samara kucağımda yatıyordu. Gözlerini açtı. Ona kahvaltı hazırladım. Azıcık yedikten sonra gidip üstünü giyindi. Çok hoş görünüyordu. Bende giyindim. Dışarı çıkıp taksi çağırdık.
-"Porto Belle Hotel please.."dedim. Otel inanılmaz büyük ve pahalı görünüyordu. İçeriye doğru yürüdük.
-"Hi.!"diyen çalışanlar vardı. Biz ise asansöre ilerledik. En aşağıya bastık. Görevliler burada kalıyor olmalıydı.
-"Sessiz ol..."dedi Samara. Çamaşırhaneye girdik. İki tane takım elbise vardı bayanlar için. Hayalimizdeki elbiseydi ama olsun... Giydik ve elimize oda servisi artabasını alarak görevli asansörüne bindik.
-"788'i bulmalıyız."dedim
-"İşte orada.!"dedi Samara . Heyecanla kapıyı çaldık.
-"Justin biziz aç kapıyı..!"demeye başladık
-"Sizi yalancılar.!"diye bir adam bize doğru koşmaya başladı.
-"Biblo ve Samara aç kapıyı Justin.!" diye bağırdım. Adam bizi çekiştirmeye başladı. Justin kapıyı açtı.
-"Biblo.!"dedi ve sarıldı yarı çıplaktı. Justini daha önce milyon kere rüyalarımda hissetmiştim ama böyle hissetmek beni çok çarpmıştı.
-"Justin!"diye bağırdım
-"Samara..?"dedi Samara gülümseyerek.
-"Hey.!"dedi ve Samaraya sarıldı. Çok mutluydum. İnanılmazdı ama gerçekti. Külkedisi Prensi seviyordu.
-"I'm very happy..."dedi Justin
-"You cant speak turkish."dedi Samara
-"Yeah."dedi ve elimi tuttu.
-"I miss you..."dedi gülümsedim
-"I miss you too."diye karşılık verdim. Dünyaca ünlü bir yıldız beni özlemiş.
-"You are my dream girl..." dedi Justin. Ben onun rüyalarının kızı mıyım.!? Çok romantik
-"Hey.! I will witch.."dedi Samara. Güldük.
-"Justin.! You must be speak turkish."dedim
-"No i hate turkey, i hate turkish.!"dedi Justin
-"Please..."dedim
-"Bakarız..."dedi Justin
-"Ne.? What..?"dedi Samara
-"Sizin için öğrendi."dedi Justin
-"Anow yesinler seni..."dedi Samara
-"Pis kız..."dedi Justin
-"Hayvan.."dedi Samara
-"Bizim eve dönmemiz gerekiyor. Samara bugün biraz yorgundu zaten..."dedim
-"Bugün naturel dream görmek olur iyi."dedi Justin
-"Türkçe öğrendim diye sik tutuyo.."dedi Samara. Justinle vedalaştık. Beni yanağımdan öperken çilek kokan nefesini hissetmiştim. Samarayla taksiye bindik. Eve geldiğimizde onu yatağına çıkarttım. O uyurken bende yanına kıvrıldım. Ve normal rüyalara süzüldüm...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder